Kaybediş Çoklaması - III
...
İlk delirme alameti masada sadece patates kalması lakin ketçabın bitmesi ile başladı, fazla gürültülü ve absürt muhabbetimize tahammül edemeyen garsonlar bizi terasta yalnız bıraktıklarından, bu sorunu kendimiz çözmeye karar vererek etrafı dolaşıp ketçap aramaya başladık, terastan aşağıya sarkarak arama çalışmalarını yürüten Okky "Buldum" diye bağırdı, hemen yanına koştum. Yan binanın terasında "Mc Donalds" vardı, lakin biz dört kat yukarıdaydık. Derhal masaya dönüp kızlardan ip istedim, ne şanslıyız ki o hiç bir zaman neden o kadar büyük olduğunu anlamadığım kız çantalarından birinden dikiş seti çıktı, hemen Okky ile patateslerimizi ipe bağlayarak balık tutarcasına aşağıya, "Mc Donalds"'ın terasına sarkıttık. Patatesler uygun yüksekliğe geldiğinde seslenerek, orada oturan bir çiftten ketçaplarına bandırmalarını rica ettik, yemek yiyen herkes kafalarını kaldırmış bizi izliyordu, gülümseyerek patatesleri ketçapa bandırdılar, biz de çekip afiyetle yedik. O kadar mutlu olmuştuk ki, tam birbirimize sarılmış kutlama yaparken mekanın sahibi gelerek "Arkadaşlar iyi hesap bırakıyorsunuz diye bir şey demiyorum ama etrafı rahatsız etmeyin!" dedi, özür dilemek için 12 adet tekila shot rica ettik, geri dönülmez noktada olduğumuzun farkında olan sadece bizlerdik.
...
[ Blog'da bulunan "Gelmeyen Pazartesi" kitabına ait yazılar, ek yazılar ile birlikte Mayıs ayında aynı isim ile basıldı. Bu nedenle yazıların buradan yayınını durdurmak durumundayım. Anlayış göstereceğinizi umuyor, ilginiz için teşekkür ediyorum. Eksper Mental ]
[ Blog'da bulunan "Gelmeyen Pazartesi" kitabına ait yazılar, ek yazılar ile birlikte Mayıs ayında aynı isim ile basıldı. Bu nedenle yazıların buradan yayınını durdurmak durumundayım. Anlayış göstereceğinizi umuyor, ilginiz için teşekkür ediyorum. Eksper Mental ]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder